ATATÜRKÇÜLÜK (KEMALİZM) NEDİR?
Atatürkçülük, Türk Devrimi’nin lideri olarak Atatürk’ün açıklamalarıyla, uygulamalarıyla şekillenen, geniş anlamda bir kuruluş ve kurtuluş ideolojisidir. İdeoloji, kişinin kafasında sistemleşmiş dünya görüşüdür. Atatürkçülüğün özü, “Tam bağımsız olarak çağdaşlaşmak” tır. Atatürk devrim ve ilkelerinin kökleri Türk Kurtuluş Savaşına dayanır. Bu savaşı anlamadan, yorumlamadan Atatürk ilke ve devrimlerinin köklerinin anlamını ortaya çıkarmak olanaksızdır. Kurtuluş Savaşına giriştiğinde, Mustafa Kemal’in çıkış noktası Mi’sak-ı Milli sınırları içinde tam bağımsızlıktı. Söylevin başında yer alan “...bu durum karışında tek bir karar vardı. O da ulus Egemenliğine dayanan, tam bağımsız yeni bir Türk Devleti kurmak.” Sözleriyle, kafasında yirmi beş yılda biçimlendirdiği programının ilk öğelerini belirtiyor. O’na göre tam bağımsızlık, sadece siyasal alanda değil, “...maliye, iktisat, adalet, askerlik ve kütür gibi her alanda bağımsızlık ve tam özgürlük demektir.”
Atatürk’ün ilk eylemi “bizi yutmak isteyen emperyalizme ve bizi yok etmek isteyen kapitalizme karşı.” Batının sömürgeci baskılarına cepheden saldırılara ülkemizi, uluslaşma dönemindeki Türklerin öz gücü ile, “Kendi azim ve kararıyla ” kurtarmak olmuştur. Kurtuluş hareketi için hem politik, hem de silahlı savaş verilmiştir. Bu nedenledir ki, tüm dünya da ezilen ulusların “Bağımsızlık savaşlarının ilk önderi.” Mustafa Kemal sayılmıştır.
Atatürk Devriminin temel amacı çağdaş uygarlık düzeyine toplumu ulaştırmaktır. Yüce Atatürk’ün “...yaptığımız ve yapmakta olduğumuz devrimlerin amacı, Türkiye Cumhuriyeti halkının tamamen çağdaş, bütün anlam ve biçimleriyle uygar bir toplum haline getirmektir.”
Çağdaşlaşma ancak çağdaş bilimi temel anlayış olarak benimsemekle mümkündür. Atatürk’ün “Yaşamda en gerçek yol gösterici bilimdir.” Sözü bunu çok açık olarak ortaya koymaktadır. Bu bilgilerin ışığında Atatürk İlkelerini incelediğimizde Atatürkçülüğün 1920’lerin Anadolu’sunun koşullarında oluşan, geri kalmış ülke gereksinmelerini de karşılayan özgün bir model olduğu görülmektedir. Atatürkçü dünya görüşünün temelini oluşturan altı ilke, Cumhuriyet Halk Fırkasının çeşitli kurultaylarında Türk Devriminin altı oku olarak belirlendi. Daha sonra Cumhuriyet Halk Partisi adını alan Halk Fırkasının 5 Şubat 1937’de yapılan kongresi sonunda aynı tarihli bir Anayasa değişikliği ile 1924 Anayasasının ikinci maddesinde yer aldı.
